Güneş Tanrısı Helios’u Kızdırmayalım!

1 Kasım 2008 Cumartesi by Adv-Man





Evet, bu naçizane tavsiyeme kulak verin.
Zira Yunan Mitolojisinin işi en zor; sabah 6, akşam 7 durmadan dünya ekseninde dönen, atının yemiydi, meridyenin düzlemiydi, öğle molasından bir haber, sigortadan yoksun, emekliliği ise neredeyse hayal olmuş en iş kolik tanrısı bu ilanları görse herhalde sinirden küplere biner; hatta olayı savcılığa taşıyarak “şahsıma hakaret ve küçük düşürücü” nedenlerden maddi, manevi şikayette bulunurdu.
Oğluna bile bu konuda acımayan (aslında oğlunun salaklığıdır ya) bir tanrı, sizi çok kolay harcar :P

Çalışmamız, güneşin “benden parlağı yok” edasında takıldığı bir ortamda ilginç bir tezat yaratması bakımından imgeyi yani doğal olarak yaratıcı fikri, dişleri göz alıcı parlaklıkla buluşturan macun temasıyla birleştirerek anlatması farklı olmuş. Golf ve Tenis versiyonlarında güneşe kafa tutan diş parlaklığının oyuna bile etki edebilecek güce sahip olmasının verdiği korkunun yarattığı örtünme dürtüsü biraz abartılı olsa da, tüketiciyi ilan üzerinde durup incelemesine katkıda bulunacak etkiye sahip olduğunu söyleyebiliriz. Abartı noktasında ilanın hunharca katledilmesini istemem, çünkü tuhaftır, sanki bu ton ilanın yaratıcı fikir noktasında espri kaynağı olmuş. Bu da doğal olarak ilana biraz hareket biraz da boyut katmış.

Plajdaki kızın ise diğerlerine nazaran daha farklı bir duruş ve anlatım sergilediğini düşünüyorum. Parlaklığın ve göz alıcılığın doğal olarak en yoğun yaşandığı yer olan (deniz, ışınlar, kum ve deniden yansımalar) plajda, rahatsızlık yaratacak () faktörlerin dışında, kendinde fakat diş macunundan kaynaklanan etkilerden duyduğu aşırılığı fikrin senaryo aşamasında başarıyla canlandırması bence gayet yerinde.
Plajın, tasarımdaki imge olarak ortamdaki durumu oluşturmasına rağmen macunun önüne geçememesi, verilmek istenen mesajı rahatlıkla tüketiciye sunabilmekte.

Açıkçası çok süper bir iş değil. Fakat reklamın ürünün pazarlama noktasında vermek istediği mesajları rahat ve yaratıcı bir dil ile aktarabilmesi, bence “temiz iş” diyebileceğimiz bir özelliğe sahip olduğunu göstermekte.

Neyse, Helios’un ateşten at arabasıyla bizim memlekete gelmesine daha 6 saat var. Bunu fırsat bilerek yatağa doğru bir Hercül edasıyla zıplıyorum :)

Filed under having  

0 yorum: