İnsanlarda bir nevi hayvan sayılır!

1 Temmuz 2009 Çarşamba by Adv-Man







Yazımın girizgahını şu zamana kadar neredeydim, ne yapıyordum, “aynı tayfa olsa gene askere giderdim” gazına gelip tekrar birliğime teslim mi oldum vb sorularına bahane yaratıyormuş gibi değil, sanki hiçbir şey olmamış kaldığım yerden dünmüş gibi devam ederek yeniden bir başlangıç yapmak istiyorum.
Bu durum hakkında sadece şöyle bir bahane geliştirebilirim, işlerin yoğunluğu ve siteyle olan rutin ilişki bunalımlarına girmem beni sıktı. Yani bir ara birbirimizden baya bir bunalmışız. Şimdi bu geçen zamanın tadını çıkarmak, özlenen anıları tekrardan canlandırmak için yeniden sevişmeye başladık.

Neyse, neyse, içimdeki hayvan açığa çıkmadan
felsefenin yaratıcısı olan aslında benim bildiğim anonimdir, hadi bir sallayalım dersek Darwin’e bağlayacağımız muhtemel fikrin reklama olan yansımasına bakalım.
İlk olarak Wrangler gibi unutulmaya yüz tutmuş, jean’lerin en moda olduğu dönemlerde farklı bir marka algısı sayesinde memlekette oldukça ekmek yemiş fakat daha sonra popülaritesini kaybetmiş bir isim ile en azından yurtdışında gerçekten farklı bir konsept üzerinden ilerleyen yaratıcı fikriyle Cannes Grand Prix ödülünü alması dünya çapında da markanın yeniden doğmasına bir vesile olmuştur.

Genelde moda sektörünün hedef kitlelerini marka bağlılığı noktasında kafesleyebildiği en önemli silahlarından olan söylem, vaat veya felsefeler son yıllarda sürekli bir değişkenlik içinde dünyanın ve tüm insanlığın sorunları noktasında yeniden şekillenmeye başlamış ve bu durumdan azımsanmayacak derecede tekrardan karlı çıkmayı başarmıştır. Yalnız yaşanan global ekonomik kriz gibi değişken mini bir faktör bu stratejiyi kısmen de olsa darbelemiştir. Bu noktada belki de popülarite bakımında iyi bir zemin hazırlayacak kriz fikri eğlenceli ve ilginç bir şekilde sektöre kreatif anlamda hizmet edebilir. Neyse, bu anlattıklarımızı sıklıkla ve bu konuda neredeyse Benetton’dan sonra en iyi şekilde gerçekleştiren Diesel’den feyiz alan Wrangler, olaya iyi bir başlangıç yaparak aldığı ödülle bunu pekiştirmiştir.

Peki, Wrangler çalışmasında neyi vurgulamıştır?
İnsanın biraz daha doğaüstü duran içgüdülerine, hırsına ve cesaretine olan bağlılığını göstermek olabilir. Doğanın içinden doğaüstü bir mantıkla yeni bir yaşam felsefesi edinme. Kimi zaman çalışmalarda pür dikkat bir geyiği kimi zaman ise yırtıcı timsahı görebiliyorsunuz. E, markanın çağrışımından çıkan hareketle bir nevi Wrangler’in sektöre olan açlığının tekrardan artması ve bunu kimi zaman yırtıcılık kimi zaman ise dikkat kesilmiş haliyle resmetmesi hoş olmuş. Fakat bence fikir anlamında uzun soluklu devam edecek bir yapıya sahip değil. Diesel’in “Successful Living” gibi neredeyse markanın temel yapısı haline gelen konsepti itibariyle, biraz zayıf ve kısa ömürlü duruyor. Bu tür markalar için kısa vadeli bir ana fikirden ziyade; tek, uzun ve altı sürekli uyum içinde doldurulabilecek bir temanın derlenmesi her zaman daha tutarlı bir kitleye bağlılık yaratabilir.

Ama genel itibariyle baktığımızda fikir basit, marka uyumu tamam, çıkışı noktasında dikkat çekici, prodüksiyon temiz (New Jersey eyaletindeki balta girmemiş ormanlar) ama uzun soluklu olamayacak bir kampanya olarak bakabiliriz. Bence brief anlamında markanın sahiplenebileceği sağlam bir tek ses, Wrangler’in çehresini anında değiştirebilir….

Filed under having 2 yorum